12 Temmuz 2016 Salı

Hedef

Kendi hayatımda bir süre önce fark ettiğim bir şeyi paylaşmak istiyorum sizlerle. Hani “gerçek hayalini bul, gerçeğini bul” adlı makalemde bu dünyaya neden geldiğimi çoook düşündüm demiştim ya. Yine bir gün sorgularken gerçekten istediğim nedir diye aklıma geliverdi yavaştan yavaştan. Çocukken hepimiz duymuşuzdur defalarca “ne olacaksın büyüyünce?” sorusunu. Acaba ne yanıt vermiştim ki? Hep aynı kalmaz bu sorunun yanıtı, değişir arada. İlk verdiğim yanıt neydi bilmiyorum ama hemşire, öğretmen, balerin, çocukluğumun ilk yıllarından hatırladıklarım. Biraz daha ilerlediğimde, ortaokul, liseye geldiğimde matematik öğretmeni, mimar, genetik mühendisi...
Benim zamanımda üniversite sınavına girmeden, daha puanını bile bilmeden üniversite, meslek tercihi yapıyorduk. Çok iyi hatırlıyorum o optik formları doldurup postaya verdiğim zamanı. Puanımızı bilmeden, körlemesine, tercihleri yapıp gönderip sonuç bekledik.
Yıllar sonra, işte bunları düşünürken, bir şeyi unutmuş olduğumu fark ettim. Genetik mühendisliğini tercihlerime eklemeyi unutmuşum, evet unutmuşum! Üstelik puanım da haydi haydi yetermiş :-P
Şimdi düşünüyorum da insan, gelecekte yapmak istediği bir mesleği üniversite tercihlerine yazmayı nasıl unutur? Evet unuttum…
Ben üniversite sınavına hazırlanırken kafamda gerçekten de net bir hedefim yoktu ya da hedeflerim. Eğer hedef(ler)im belli olsaydı unutur muydum acaba onları tercih formlarıma yazmayı?
Asla!


Her sabah bizi yataktan kaldıran, güne başlatan, ayakta tutan hedeflerimizdir. Harekete geçmemizi, ilerlememizi sağlayan yine hedeflerdir. Yaşadığımız sürece, her an bir hedefi gerçekleştirip bir diğerine koşarız aslında. Bununla birlikte birçoğunun farkında bile değilizdir yaşam koşturmacasının içinde.
Bir de hayallerimiz vardır, çoğu zaman bir türlü gerçekleşmeyen, adı bile konmayan hayaller. Aklımızın bir köşesine sıkışmış kalmış, arada bir yüzeye çıkan, yüzümüzü güldüren ve bize iç çektirip tekrar onu sakladığımız yere geri dönen, unuttuğumuz hayallerimiz. Bazen de daha belirgindir hayallerimiz, gömmemişizdir onları derinlere, çoğunlukla yüzeyde olmakla beraber gerçekleşeceğine dair bir beklentimiz de olmadığından bu defa acı verirler, iç çektirirler yine… İşte bu adı bile olmayan hayallere bir isim verip onları belirli, net, bize özel, ölçülebilir, ulaşılabilir, sonuç odaklı bir hale dönüştürürsek etkili bir hedef halini almış olurlar. Böylece artık o adı konmuş olan hedefe ulaşmak için nasıl bir yol izlememiz gerektiğini belirleyip, eylem adımlarımızı planlayarak o hayali gerçek yapmak adına harekete geçebiliriz.
Hayaller için kıpırdamazken hedefler için planlar yapar, harekete geçeriz. Hedefler kendiliğinden motivasyon getirir. Motivasyon eyleme geçmek demektir, eylem ise en nihayetinde mutlaka başarı getirir.
Başarı hazır olana gelir. Hazır olmak hedef ve eylem gerektirir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder